Futbol: Beşiktaş

Beşiktaş, 1903 yılında kurulmuş Türkiye'nin en büyük üç kulübünden biridir. Maçlarını 41903 kapasiteli Vodafone Stadyumunda oynamaktadır. 

Beşiktaş'ın tarihine bakarsak; 15 lig şampiyonluğu, 1 Türkiye 1.lig Beyaz grup şampiyonluğu, 2 İstanbul profesyonel küme, 11 İstanbul ligi, 3 Milli küme, 9 Türkiye kupası, 4 Başbakanlık Kupası, 12 kere T.S.Y.D kupası, 3 Spor Toto Kupası, Donanma Kupası, 2 Başbakanlık Kupası, 1 Atatürk Kupası, 2 Federasyon Kupası,1 Akıl Hastaları Vakfı Kupası, 2 İstanbul Kupası,1 International Royal Cup başarısı bulunmaktadır.

Lig tarihinde en fazla galibiyet aldığı takım Fenerbahçe olmasının yanı sıra en fazla yenildiği takım da Fenerbahçe takımıdır. 1991 - 1992 yılında lig tarihindeki ilk ve tek namağlup şampiyon olma başarısını gösterdi. Ayrıca lig tarihinde bir takıma en fazla gol atan takım başarısını da göstermiştir. 15 Ekim 1989 tarihinde Adana Demirspor'u 10-0 mağlup etmiştir. Goller: Ali Gültiken(4), Metin Tekin(3), Feyyaz Uçar(3) kaydetmiştir.

Ali Gültiken Beşiktaş formasıyla

Beşiktaş'ın rekorları bunlarla sınırlı değildir. Lig tarihinde en fazla seyirciye oynayan takımdır. 22 Eylül 2013 tarihinde Atatürk Olimpiyat Stadı'nda 76127 biletli seyirciye karşı maçını oynamıştır. Bir olumsuz rekor olarak ta lig tarihinde bir maç ta en fazla kart gören takımdır 25 Ocak 2004 yılında skandal Samsunspor maçında 5 kırmızı kart görmüştür.

Lig tarihinde en fazla gol atan oyuncularına bakarsak; Hakkı Yeten nam-ı diyar Baba Hakkı, 322 maçta 283 gol atma başarısı göstermiştir, Şeref Görkey 309 maç ta 260 gol ve Feyyaz Uçar 421 maç ta 211 gol atmıştır.

Baba Hakkı Beşiktaş formasıyla

2016/2017 sezonunu 77 puanla lider kapatmış ve Şampiyon olmuştur. Uefa Avrupa Liginde ise Çeyrek finale kalmış Fransız temsilcisi Lyon'a penaltılarda elenmiş ve kupaya veda etmiştir. Şenol Güneş yönetiminde 2 sene üst üste şampiyon olarak 15.şampiyonluğuna ulaşmış ve 3.yıldızı armasına eklemiştir. Bu sene skorer oyuncuları; Cenk Tosun 46 maç ta 22 gol 4 asist, Vincent Aboubakar 37 maç ta 18 gol 4 asist, Anderson Talisca 33 maç ta 17 gol 6 asist, Ricardo Quaresma 44 maç ta 6 gol 16 asist, Oğuzhan Özyakup 39 maç ta 5 gol 8 asist yapma başarısı göstermiştir.

Anderson Talisca

Keyifli okumalar dileriz..

Müzik Kaşifi: A B İ S M O

A B I S M O, 2015 yılında Brezilya'nın Independent şehrinde kurulmuş Stoner/Doom grubudur. 

Diskografisine bakacak olursak, şu ana kadar çıkan tek albümü 2016 yılında piyasaya sürülen All Beyond Perception albümüdür. Lirik temaları kader, ölüm , fantezi ve varoluşsal yokluk üzerinedir.  

Grup üyeleri;  

Gitar, Vokal - Pedro Arcanjo

Gitar - Stefano

Bas Gitar - Picaro

Davul - Poletto

All beyond perception albümünün parça listesi; 

1. Protofuture - 05:42 

2. The edge - 04:43  3 .Beyond the Red - 03:04 4. Miragem - 01:44  enstrümantal5. Onironaut - 04:26  6.The right to be forgotten / Exiled in itself - 06:01 7.L.u.p.i / Talking Walls - 03:08  8.Sun - 04:11  

Toplam süre - 32:59

Dinlemeniz gerekenler; 

Beyond The Red 

The right to be forgotten/ Exiled in itself

Sinematografi Nedir? Kelime kökeni nereden gelir?

Sinematografi, hikayeyi görüntülerle anlatma sanatına verilen isimdir. Kameramızla çektiğimiz görüntülerle cümleler kurar ve onu karşı tarafa aktarmaya çalışırız. Sinema ortamında seyirciler bizim dilimizi anlamaya ve ona anlamlar yüklemeye çalışır, işin sanat kısmı da burada devreye girer.

Kelime kökü olarak Yunanca dan gelir (kinema-hareket grafos - yazmak,çizmek) buna en basit olarak kinetik enerji örneğinden de yola çıkabiliriz. Bu iki sözcüğü birleştirdiğimiz zaman hareketi çizmek gibi bir anlam da çıkartılabilir. Fotoğraf ile benzerlikler gösterse de ek olarak görüntü ögelerinin hareketli olması gibi içeriğin de olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.

İlk zamanlarında tiyatromsu bir havası olsa da sinema daha sonradan bir çok ek özelliğin temel malzemesi olmuştur. Kurgucu, tasarımcı, görsel yönetmen gibi kolları ortaya çıkmıştır. Bu kısa yazımızdan sonra bir sonraki anlatımlarımızda kısaca sinemanın ögelerine, teknik kısımlarına değineceğiz ve sizi bir filmin teknik anlamda nasıl ele alınacağını, çekim, sahne ,sekans gibi şeylerin ne olduğunu anlatacağız.

2016/2017 Bundesliga Top 10

Arkadaşlar yazımızda bu sezon Almanya'nın en başarılı 10 futbolcusunu derledim

10. Mario Gomez

Takımının kötü performansına rağmen 36 maçta 18 gol 1 asistlik performansıyla Mario Gomez listemize girmeye hak kazandı.

9.Ousmane Dembele

Dortmund takımında forma giyen 20 yaşındaki oyuncu çıktığı 48 maçta 9 gol 19 asistlik bir katkı sağladı.

8. Arjen Robben

Bayern Münich takımının başarılı oyuncusu Arjen Robben çıktığı 37 maçta 16 gol 9 asistlik performansıyla listemizin 8.sırasında.

7.Andrej Kramaric

Hoffenheim ın 25 yaşındaki Hırvat forvet oyuncusu Kramaric 36 maçı 18 gol 8 asist ile tamamladı.

6. Max Kruse

Werder Bremen takımının başarılı forvet oyuncusu Max Kruse çıktığı 24 maça rağmen 15 gol 7 asistlik performans sergiledi.

5. Timo Werner

RB Leipzig takımında forma giyen 21 yaşındaki Alman oyuncu 32 maçta 21 gol 5 asist ile listemizin 5.sırasındaki yerini fazlasıyla hak etti.

4. Anthony Modeste

Köln takımının başarılı forveti 37 maçı 27 gol 1 asist ile tamamladı.

3. Emil Forsberg

Bana göre bu senenin en başarılı oyuncularından biri olan İsveçli orta saha oyuncusu Emil Forsberg 31 maçta 8 gol atıp 19 da asist yaparak listemizde 3.sıranın sahibi oldu. 

2. Pierre-Emerick Aubameyang

Bundesliga liginin gol kralı 27 yaşındaki Gabonlu forvet, 46 maçta 38 gol atıp 5 te asist yaptı. 

1. Robert Lewandowski

Bayern takımının favori ismi Lewandowski 47 maçta 43 gol 7 asist gibi harika bir performansla listemizin başını çekiyor.

Futbol: AS Roma

Roma 1927 yılında kurulan ve bana göre İtalyan futboluna aykırı futboluyla her zaman gönlümde farklı bir yeri olan bir kulüp. Maçlarını 80558 kapasiteli Olimpico stadyumunda oynuyor ve SS Lazio ile aynı stadı paylaşıyor. Roma kulübünün tarihinde en fazla gol atan üç oyuncusundan birisi Pedro Manfredini, Arjantinli oyuncu 150 maçta 95 gol atmış ki bu gerçekten iyi bir ortalama, ikinci en fazla gol atan oyuncu 267 maçta 118 gol atma başarısını göstermiş İtalyan Roberto Pruzzo. Listede başı çeken oyuncu ise herkesin tahmin edebileceği üzere 732 maçta 284 gol atmış gönlümde bambaşka bir yeri olan Francesco Totti. Roma kulübünün 3 İtalya Seria A şampiyonluğu ki bir tanesini görmeye şansım oldu(2000/2001 sezonu) 2 İtalya Süper Kupası, 9  İtalya Kupası ve 1 Fuar şehirleri kupası şampiyonluğu bulunmakta. 

2016/2017 sezonunu Luciano Spalletti komutasında 87 puanla Juventus takımının ardından 2.sırada tamamladılar. 30 yaşındaki forvetleri Edin Dzeko 37 gol 8 asist yapma başarısı gösterdi ve açık ara en başarılı oyuncuları oldu. Mısırlı yıldızları Mohamed Salah 20 gol 12 asist, Belçikalı Radja Nainggolan ise 14 gol 7 asist yaptı. Napoli'nin ardından en fazla gol atan takım olduğunu da belirtelim. 

Dinle: Amorphis - Tales from the thousand lakes

Amorphis 1990 yılında kurulan, kariyerine death metal ile başlayıp sonradan folk,progressive ve melodic death metal ögeleriyle müzik kalitesine yön veren bir grup. Finlandiya'nın en iyi gruplarından biri olmanın yanı sıra diğer tarzlara zaman zaman göz kırpan grup, daha önce bahsettiğimiz Sentenced ile benzer yönler taşısa bile daha çok liriklerinde folk hikayeler barındırıyor. İlk vokalistleri şu an gitaristi ve bir çok şarkı sözünün  yazarı olan grup lideri Tomi Koivusaari'dir. Daha sonra gruba Pasi Koskinen gelmiştir ki mistik sesiyle bir çok albüme can vermiştir. Gruptan ayrıldıktan sonra bu sefer de Orta Asya Türklerini andıran Tomi Joutsen gelmiştir ve grubun vokalistliğini hala bu abi üstleniyor. Şimdi albümden bahsedelim, gerçekten masal kitabı tadında gerek karanlık üslubu gerek Tomi'nin doom metal tarzında rifleri ve vokali olsun insanı bir müzikal betimler dünyasına sokuyor. 12 Temmuz 1994 yılında yayınlandı bu albüm ve ilk dinlediğim zamanlar temmuz ayında insanları üşütmüş olduğundan şüphem yoktu. Thousand lakes ile başlayan albüm baştan sona kadar metal albümlerinin çoğunda var olan albüm bütünlüğünü son parçaya kadar koruyor. Favori parçalarım gaz olduğu kadar büyüleyici bir parça olan The Castaway, rifleriyle can yakan First Doom, Amorphis fanlarının çok beğendiğini garanti ettiğim Black winter day, bizi ruhsal durumlar denizine sokan Magic and mayhem ve enstrümantal Folk of the north parçası. Albüm ise 1994 yılının en yaratıcı albümlerinden biridir söylemeden geçemedim.

Parça listesi:

Thousand Lakes 

Into Hiding

The Castaway

First Doom

Black winter day

Drowned Maid

In the beginning

Forgotten Sunrise

The fathers cabin

Magic and mayhem

Folk of the north

Moon and sun

Moon and sun part II: North's sun

Light my fire

Dinle: Sentenced - Frozen

Kısaca bahsetmek gerekirse 1988 yılında kurulmuş olan Sentenced, Finlandiya çıkışlı bir Death Metal grubu olarak kariyerine başladı.1995 yılından sonra daha melodik bir yapıya kavuşan grup 1996 yılından itibaren Suomi dediğimiz türün içerisine girdi ve depresif bir moda bürünmüştür. Buna neden olan durum ise dahi gitaristleri Miika'nın hastalıkla ve depresyon ile mücadele etmesi ve gruba 1996 yılından sonra Ville Laihiala'nın gelmesi olarak gösterilebilir. Açıkçası grubun bütün albümleri 10 üzerinden 7,5 verebileceğimiz mükemmelliktedir ki bunların hepsine farklı başlıklar altında değineceğiz.

Albüm Kaamos adlı enstrümantal parça ile gerçekten bize kış ortamını yaşatıyor. Farewell adlı parçasıyla Ville bize sesleniyor ve parça Miika'nın neredeyse her parçada bize attığı harika sololar ile albümün nasıl kalitede olduğuna dair ipuçları veriyor. Finlandiya'nın o soğuk depresif ortamına Dead Leaves ile devam ediyoruz. Müzik kalite olarak çok uçlarda gezinen bu parçadan sonra For The Love I Bear ile ortamı şenlendiren grubumuz One with misery ile The Suicider adlı ki bana göre en iyi parçalarından ikisidir, bizi depresif bir okyanusa daldırıp daldırıp çıkartıyor. Sırada boğulma aşaması var ki The rain comes falling down ve eşsiz solosu ile bunu kesinlikle başarıyor. Parçanın sözlerine özellikle dikkat etmenizi sizden rica ediyorum. Grave sweet grave ile yine ölümden dem vuran Sentenced, Burn adlı enstrümantal parça ile bizi yaktıktan sonra mükemmel Drown Together ile aşkı anlatıyor, tabi ki Miika 9 yaşından beri çaldığı gitarın hakkını vermekten geri durmuyor. Let go adlı parça ile tempoyu biraz hızlandıran Sentenced yine harika sololardan dem vuruyor ve sonra Mourn adlı mükemmel ağutını başlatıyor ve ölüme bakıyoruz. Albümde cover parçalar da dikkat çekiyor Radiohead şaheseri Creep Ville'e oldukça yakışmış ayrıca Faith No More parçası Digging the grave, W.A.S.P ten I wanna be somebody ve benim çok beğendiğim Animals parçası House of the rising sun ile olayı bitiriyorlar. Gerçekten efsane güzellikte bizi tokatlayan bir albüm desek yeridir. Yaratıcılık konusunda hiç bir zaman sıkıntı çekmeyen Sentenced hem bizi hüzne boğuyor hem de kulaklarımızın pasını siliyor. Gerçekten enfes bir albüm. Keyifli dinlemeler dostlarım...

İzle: Forrest Gump

Forrest Gump zeka seviyesi 75 olan bir adamın hayat hikayesini anlatan, oldukça dokunaklı yer yer ağlatmaya yakın yer yer de komedi ögeleriyle süslenmiş mükemmel bir hikaye. Zihinsel olarak saf olan Forrest fiziksel yönüyle güçlü olmasının yanı sıra başına gelen olaylarla başa çıkma yeteneğiyle hayatını sürdürmeye çalışıyor, biz de onun gelişimini izleyip değişken ruh hallerine giriyoruz.

Hayatınızdan çıkmayacak ve her daim hatırlayacağınız bir filmi izlemeye hazır olun. Hayatın neler getireceği hiç belli olmaz..

Yapım: ABD - 1994

Imdb: 8.8

Senaryo: Erich Roth

Süre: 142 dakika

Tür: Dram, Romantik

Oyuncular:Tom Hanks(Forrest) Robbin Wright(Jenny) Sally Field(Mrs.Gump) Gary Sinise(Lieutenant Dan Taylor) Mykelti Williamson(Bubba Blue)

Yönetmen: Robert Zemeckis

Futbol: Bayern München

Bayern münih, 1900 tarihinde Franz John'un kurduğu Almanya'nın en başarılı kulübü. 117 yıllık tarihine 27 bundesliga şampiyonluğu, 6 Almanya lig kupası, 6 süper kupa, 18 DFB, 5 şampiyonlar ligi, 1 uefa kupası, 3 Dünya kulüpler kupası şampiyonluğu, 1 Avrupa ligi, 1 kupa galipleri kupası, 1 telekom kupası sığdırmıştır.

Ligde en fazla galibiyetini tarih boyunca Hamburg takımına karşı almıştır. Ayrıca ezeli rakiplerinden Dortmund ile oynadığı 111 maçın 49 unu kazanmış 32 beraberlik 30 da mağlubiyet almıştır. Kendi evinde ise hiç yenilmediği yeşil beyazlı Wolfsburg ekibini 24 maçın 23 ünde yenmiştir. Yine de ek bir bilgi olarak kendi evinde en fazla yenildiği Almanya takımı yine Dortmund takımıdır. Deplasman da ise yenmekte zorlandığı takımlar Mönchengladbach takımıdır ki 53 maçın 20 sinde yenilmiş, 20 kere berabere kalmış, sadece 13 kez kazanabilmiştir.

Tarihi boyunca en fazla gol atan oyuncularından üçünü sayabilecek olursak baş ta hepimizin bildiği üzere efsane oyuncusu Gerd Müller gelir, Müller çıktığı 504 maçta 433 gol atmıştır. İkinci olarak 378 maç ta 192 gol atan Karl-Heinz Rummenigge ve 383 maçın 154 ünde gol atan Thomas Müller gelir.

2017 senesi itibariyle Carlo Ancelotti'nin çalıştırdığı Münih takımı, 2016-2017 sezonunu 82 puanla en yakın rakibi, yılın flaş takımı RB Leipzig e 15 puan fark atarak şampiyon olarak kapatmıştır. En golcü futbolcusu Polonya'lı yıldızı Lewandowski olurken, en fazla asist yapan futbolcusu ise Fransız yıldızı Franck Ribery olmuştur. Ribery 17 asist 5 gol ile sezonu tamamlamıştır. Parlayan genç yetenek seçmek istersek Joshua Kimmich önde gelen ismidir, Kimmich 20 si ilk 11 olmak üzere 40 maça çıkmış 9 gol atıp 2 de asist yapmıştır. Kimmich 21 yaşındadır.

Futbol merakım ve takımların tarihleri, başarıları

Arkadaşlar bir sürü seri için hazır olabilirsiniz. Bu serimizde de futbol takımları ve başarıları,futbolcular, istatistikler gibi şeylere ulaşacaksınız. Ayrıca güzel, yaratıcı gollere, futbol zekası yüksek videolara ulaşabileceksiniz. Ben de sizinle birlikte bu güzellikleri paylaşmak amacı içerisideyim. Yakında burada olacaklar.

Dinle: Iron Maiden - Iron Maiden

GRUP KADROSU

Paul Di'Anno - Vokal

Dave Murray - Gitar

Dennis Stratton - Gitar

Clive Burr - Davul

Steve Harris - Bass

Iron Maiden dendiği zaman metal fanlarının çoğu heyecanlanır biliriz ki bu konu da haklarını teslim etmek gerekir.Oldukça şahane bir grup olan Iron Maiden ilk dinlediğim gruplardan biri olmakla beraber bize metalin coşturucu hissini veren ilk gruplardan biridir.Bu yazımızda kendi adını taşıyan ilk albümü Iron Maiden'ı inceledik.

Albüm  14 nisan 1980 de EMI tarafından İngiltere'de basılmıştır.Bu basımda ''Sanctuary'' yer almamıştır. Grup her ne kadar bu albümün prodüksiyonunda sıkıntılar olduğunu söylese de albüm başarı yakalamış ve ABD' de 7. İngiltere de ise 4.sıraya kadar yükselmiştir.

Albüm ilk olarak hızlı bir ''Prowler'' girişiyle açıyor kendini bizlere , ''Prowler'' güzel gitar melodisiyle ve ara sıra durağan ara sıra hızlı biçimde ilerliyor 2.dakikadan itibaren bizi çok güzel bir gitar solosuyla başbaşa bırakıyor ki benim en sevdiğim Iron Maiden parçalarından biridir.Di'anno bu parçayı sokak çocuğu tavrıyla o kadar iyi söylemiş ki insanın tekrar tekrar dinleyesi geliyor.

Açılış parçasından sonra bizi "Sanctuary'' adlı parça karşılıyor , bu parça aslında albüme sonradan eklenmiş bir parça , ilk basımlarında bulunmamak ta.Oldukça klasik Iron Maiden parçası diyeceğimiz mod da olan Sanctuary riffleriyle göz dolduruyor.

Bu parçadan sonra ''Remember Tomorrow'' adlı 3.parça da buluyoruz kendimizi.Bu parça vokalist Di'Anno nun dedesinin 2.Dünya Savaşındaki pilotluğundan yola çıkarak yazılmıştır , oldukça yavaş başlayan parça ara ara hızlanan riffleri ve ritmik havasıyla gerçekten bu albümün en iyi parçalarından biridir.Bruce Dickinson gerçekten harika bir vokalist olsa da Di'Anno'nun da hakkının verilmesi taraftarı bir parçadır kesinlikle.

3.parçadan sonra ''Running Free'' adlı parçayı dinliyoruz oldukça Rock'n Roll ruhuna hitap eden bir parçadır,I'm Running Free der durursunuz.Gerek sözleri gerek riffleri rahatlatıcı bir his bırakır içimizde.

5.parçamız ise ''Phantom of the opera'' adlı mükemmel parçadır . Sanırım bu parçadaki soloları , melodileri toplasak üç,dört parça çıkabilirdi çünkü gerçekten çok fazla değişken ruhlara hitap eden muazzam bir parça.

Albümdeki 6.parçaya geldiğimizde bizi ''Transylvania'' adlı enstrümantal parça karşılıyor , bu parça tıpkı ''Phantom of the opera'' gibi birden fazla melodi barındıran ve tek düzelikleri yok sayan içerikler barındırıyor , kendimizi 2.Dünya Savaşının ortasında hissediyoruz, metal müziğin anlamı ortaya çıkıyor.

Albümün 7.parçası ''Strange World'' de biraz yavaşlıyoruz Di'Anno'nun o nezleden muzdarip gibi görünen harika sesine bırakıyoruz kendimizi , müzik otoritelerinin bazıları bu herifi sevmese de başarısı yadsınamaz sanırım.Iron Maiden'ı taşıyabilmiştir aslında bunu anlıyoruz.Bizi olduğumuz yerden alır deniz kıyısına götürür , oradan uçarız insanlara tepeden bakarız böyle bir parçadır ''Strange World''.

Sıradaki parçamız Charlotte isimli bir fahişeyi anlatan ''Charlotte The Harlot''  klasik Iron Maiden havasında olmakla beraber 1.30 dakika bize hızlı ve ritmik nwobhm havasını yaşatır , sonrasında ise yavaşlar kendini biraz da hüzne bırakır aslında.Di'Anno'nun bir fahişeye serzenişlerini duyarız.

Son şarkı olarak karşımıza çıkan ''Iron Maiden'' gayet hızlı bir girişle bizi ''Charlotte The Harlot'' un ara ara verdiği nwobhm havasına tam anlamıyla sokar ve bize ''Demir bakireyle asla başa çıkamazsınız'' der.Biz de zaten onunla rekabet etmek değil , onun tarafından olmak istediğimizi söyler zevkimizi çıkartırız.

Gerçekten gerek Harris'in mükemmel besteleri gerek Di'Anno nun kendine has yırtık sesli vokalleriyle gönüllerimize taht kuran Iron Maiden'ın ilk albümü , bize nwobhm akımının nasıl başladığına dair ipuçlarını sunmakla beraber aradığımız o fantastik zevki veriyor.Belki Bruce Dickinson bu ruhu çok daha iyi yansıtıyor , buna katılırım fakat Di'Anno'nun da yerilmesine gerek olmadığını düşünmekteyim.

Sevgiyle..

Müzik Kaşifi: 10 CC

1975 yılında İngiltere Stockport'ta kurulmuş nevi şahsına münhasır gruplardan biri olan 10 cc pop rock tarzında önemli parçalar kazandırmış , günümüzde hala playlistler de baş tacı olan I'm not in love ve Dreadlock Holiday gibi parçalarıyla popülerliğini zaman zaman sürdüren bir babalar topluluğu.

İsmi ise sanıyoruz ki orta boy şırınganın hacminden alıyor grubumuz.Grupla ilgili bir belgeseli BBC'nin çektiğini ve youtube gibi mecralarda bulabileceğinizi hatırlatırız.

Grubun en hit parçasını da burada paylaşmazsak ayıp olur diyerek bu başlığı burada kapatır , iyi eğlenceler dileriz.

En etkin 100 kişi - Michael H. Hart Notları - Hz Muhammed

Arkadaşlar bu serimizde kaynağı belirtilmiş kitabımızdan en önemli yerleri sizler için paylaşacağım ve başka kitaplara da sıra gelecek, beraber öğreneceğiz.

İlk başlık İslam dininin peygamberi Muhammed ile başlıyor ve ben de bu başlık altındaki en önemli cümleleri size madde madde sunacağım. Kitabı alma imkanı olanlar için öneriyorum gayet güzel bir kitaptır, kişiler hakkında size aşırı detaya kaçmadan zevkli bir anlatım sunar.

Hz. Muhammed

-  Mütevazi kökenlerden gelip bu kadar tanınmış biri olması onun ayırt edici özelliklerinden biridir. Kitaptaki çoğu kişi uygarlığın merkezinde doğmuş ve oranın kültürüyle yoğrulmuştur.

- 570 veya 571 yılında doğduğu öngörülüyor. Mekke'de bilim ve sanatın geri kalmış olduğu bir bölgede Dünya'ya geldi.

- İslami kaynaklar bize okuması yazması olmadığını söyler ve 25 yaşına kadar mütevazi bir hayat sürmüştür daha önceden aktarıldığı gibi.

- Zengin bir dul olan Hatice ile evlenince ekonomik durumu daha iyiye gitmeye başladı fakat 40 yaşlarına gelene kadar herhangi sıra dışı bir özelliği olmadığı görülüyor.

- Bu devirde arapların çoğu putperest ve Mekke'de yaşayan az sayıda Hristiyan ve Musevi var, Muhammed büyük olasılıkla tek tanrı fikrini onlardan alıyor.

- Cebrail ile konuştuğuna inanıyor ve insanlara bunu nakletmeye başlıyor. İslam adlı bir dinin peygamberi olduğuna ve bu dini insanlara tebliğ etme(aktarma-açıklama) görevinin kendisine verildiğini söylüyor.

-Üç yıl boyunca bunu yakın arkadaşlarıyla sınırlı tutuyor 612-614 arası bunu diğer insanlara da anlatmaya başlıyor ve bazı toplulukları rahatsız ediyor.

-622 yılında bu toplulukları kendisine bir tehdit unsuru olarak görüp inananlarıyla birlikte Medine'ye, kendisine daha iyi bir konumun verileceğini öngörüp göç ediyor. Buna hicret adı verilir.

-Biliyorsunuz ki Medine'ye göçten sonra takipçilerinin sayısı artmıştır ve bir dizi savaştan sonra (Bedir,Uhud,Hendek vs.) 630 yılında Mekke'ye bir fatih olarak dönmüştür. Arap kabileleri bu zaferlerin ardından islamiyeti kabul etmiştir. 632 yılında ise hayata gözlerini yummuştur.

-Araplar Muhammed'in bıraktığı dinin ve tanrı inancının verdiği cesaretle fetihlere girişmişlerdir.

-Mezopotamya,Suriye,Filistin'in tamamı fethedildi, Kadisiye(637) ve Nihavent(642) yıllarında Persler yenilgiye uğratıldı. Mısır Bizans imparatorluğundan alındı.

-Dört büyük halife dönemlerinde yapılan bu fetihler Araplara yeterli gelmedi çünkü yayılmacı politika onları sürekli yeni fetihler aramaya itiyordu. Bu sebeple Atlas okyanusuna kadar indiler. Vizigotları yenip İspanya'yı ele geçirdiler.

-Bu süreçte Arapların Avrupa'yı da ele geçirebileceği ortadayken Tur savaşında(732) Frenklere yenildiler. Tabi ki bu yenilgiye kadar ki başarıları bile dikkate değerdir. Sonuç olarak fethettiği topraklarda islam inancına katılım artmıştır.

-Fetihlerin tümü günümüze kadar etkili olmamıştır. Persler mezhep farklılıkları olsa da dinin mensubu olarak kaldı fakat Araplardan bağımsızlıklarını aldılar. İspanya Hristiyanlar tarafından alındıktan sonra neredeyse hiç Müslüman kalmamıştır.

-Görüyoruz ki günümüzde de İslam'ın etkileri varlığını sürdürmektedir bazı toplumlar kültürlerini korumuştur sadece dine katılım sağlamıştır. Örnek olarak Endonezya gibi. Fakat toplumların bir türlü barış içinde yaşayamamasının bir nedeni olarak görülebilir çünkü İslam yasaya dönüştüğü zaman özgürlük kısıtlayıcı bir maddeler bütünü olabiliyor. Bireysel inanç olarak ise herkesin özgür iradesi vardır elbette.

-İsa'nın dininin daha çok inananı varken neden birinci sırada Muhammed yer alır? Biliyoruz ki Hristiyanlık dinini yayan kişi Aziz Paul adlı kişidir. Bu nedenle kitabın zirvesinde İslam peygamberini görüyoruz.

- Kitap İslam'ın kutsal kitabının yazarının Hz.Muhammed olduğunu söylüyor ve Arap fetihlerinin ve bu kitabın Arap kültürünü de taşıdığını götürüldüğü yerlerdeki toplumların bu dini kabul ettiği takdirde aynı zamanda kültürünün de tamamıyla değişeceğini sözlerine ekliyor.

Gelecek yazımızda ise bana göre de en büyük bilim insanlarından biri olan Isaac Newton'ı bu kitap yoluyla inceleyeceğiz. Elbette başka başlıklarda da dahi bilim insanı karşımıza çıkacaktır. Keyifli okumalar.

Grunge Top 5

Sırasına fazla aldanmayın arkadaşlar, sizinle zamanla belki değişecek ve güncel listeler zinciri oluşturacağımız bir liste hazırlamak istedim. Böylece gruplar ve parçalar hakkında fikir sahibi oluruz. Genelde merkezi Seattle olarak adlandırabileceğimiz ve diğer bölgelerde de çeşitli olarak gruplar gördüğümüz grunge müzik 90 lı yılların başlarında ortaya çıkmıştır. Size top 5 liste hazırladım. Zaman zaman ağlatır yeri gelir güldürür. Buyrunuz iyi dinlemeler dilerim.


5. Mother Love Bone Chloe Dancer, Crown of thorns

Vokalistini uyuşturucu yüzünden kaybettiğimiz, lirikler itibariyle neşe veren mükemmel bir müzik, akımın öncüsü sayabiliriz.

4.Soundgarden Black Hole Sun

Chris Cornell adlı güzide insanı da yakın zamanda kaybettik arkadaşlar, antidepresan adı altında psikolojiyi darmaduman eden  bir ilaç türünü fazla içtikten sonra kendisini astı abimiz. Ama şu parça her şeye yetiyor ve onu sonsuza tek canlı kılacak.Huzur içinde uyu Chris.

3. Nirvana The Man Who Sold The World

Sırada Kurt abimiz var, çok yetenekli olduğu aşikar ve bana göre iyi de bir sese sahip. Chris abimizle yarıştırılmasını yersiz buluyorum. İkisi de gerçekten  sağlam müzisyenler ve benim için gönül adamları bunlar. Hem zekiler hem de duygusallar. HER MÜZİK TÜRÜNDE SAMİMİYET BENİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİDİR.  Buyrunuz canlı performans.

2.Mark Lanegan I'll take care of you

Mark abimizin cool sesini seviyorum, çok sakin söylemesi ve soğukkanlılığın arkasındaki sıcaklık gerçekten insanı rahatlatıyor.

1. Alice In Chains - Mad Season Down In A Hole - River of deceit

Layne abimiz biliyorsunuz ki tam bir gönül adamı, mükemmel bir insan gerçekten tamamen samimi hislerle parçalar yazmış ve en nihayetinde speedball dan ölmüştür. Yalnızlığı seven bir insan olan Layne'i sanırım ölümünden 10 gün sonra bulmuşlardı. Yoksa belki de kurtulurdu. En iyi vokalistlerden biridir.

BONUS ROCK'N ROLL RUHLU GRUNGE ADAMI SCOTT

Scott abi de uyuşturucudan gidenlerden. Mükemmel bir frontman. Bu da en iyi performanslarından biri

Müzik Kaşifi: Be'lakor

Son yıllar Avusturalya iyiden iyiye güzel metal grupları çıkarmaya başladı. Bunlardan biri de Be'lakor. Vokalist abinin brutal vokaline hayranım gerçekten ve yaratıcı bit grup olduğundan şüpheniz olmasın. Of breath and bone adlı 2012 çıkışlı albümünden güzel bir konser performansını izleyelim. Daha sonra grup diskografisi ve elemanlarını da tanıtırız arkadaşlar buyrunuz.

Radyo,Tv ve Sinema bölümü, bilgi paylaşımı ve güncellik hakkında

Arkadaşlar istanbul üniversitesi Radyo,Tv ve Sinema bölümü öğrencisiyim. Sizinle elimden geldiğince bilgi paylaşmaya özellikle sinema tarihi, kurgu, yapım yönetim araştırmaları yapacağız. Çekim teknikleri, film türleri, senaryo yazımı konularına da değineceğiz. Beklemede kalınız. Blog sürekli aktif olacak ve her gün 10-15 civarı başlık altında sürekli olarak bileceğiz, öğreneceğiz.

Dinle: Metallica

Diyeceksiniz ki ''Artık yeter  blasphemer ne bu böyle metallica sürekli'' ben burada sizinle o kadar çok müzik parçası dinleyeceğim ki belki binlerce parça paylaşacağım. Gerçekten günün büyük bir bölümü böyle gruplar bulmakla geçiyor. Arkama baktım madem ride the lightning te çok iyi albümdür bakın ha falan dedim. Bir parça da öyle gelsin o zaman buyrunuz. Konser  kaydı yerine lirik video koydum ki coşun şöyle bir soğuk bira eşliğinde :) Kahve de olur canım alkol almayanı zorlamayız herkesin bir seçimi var değil mi :)

Listeler yapalım

Arkadaşlar sizinle şöyle metal, rock yeri gelir elektronik, trap , dub türlerinden listeler yapalım ve paylaşalım. Bu tabi bir kıyastan ziyade size yardımcı olacak güzel listeler olacak. Yoksa hiç bir grubu sidik yarışına sokmak amacında değilim. Zevkler ve renkler tartışılmaz neticede.

Dinle: Metallica

ABD'li bay area thrash metal olarak adlandırabileceğimiz bir türün kurucularından ve dört albümleri bana göre efsane olan gruptur. Metallica'yı her metal dinleyen insan bilir zaten, burada sorun yok. Fakat çoğu insan nothing else matters adlı parçası dışında öteye gidemiyor.  Elbette bizi ilgilendirmez orası hiç bir zaman. Benim en samimi bulduğum ve en güzel albümleri Kill em all ve Ride the lightning albümleridir. Şimdi Kill em all adlı mükemmel albümden çok beğendiğim bir parçayı dinleyelim. Şöyle bir stresimizi atalım.

Dinle: Ne Obliviscaris - And plague flowers the kaleidoscope

Avusturalya'lı bir extreme progressive metal grubu. Gerçekten farklı bir soundları var, sizinle bir parçasını paylaşmak istiyorum. Daha sonra tekrar bu grup üzerinden muhabbetimizi ederiz elbette.

Şimdi çok güzel bir parçasını paylaşmak istiyorum. Sürekli mod değiştiren bir parça gerçekten, eminim ki beğeneceksiniz. Dinleyelim

Big bang nasıl oluştu? Güneşimiz, Dünyamız ve diğer gezegenler ortalama kaç yaşında? (Yazar - G.V)

Big bang dediğimiz şey büyük patlama diye çevrilen ki aslında gürültü,gümbürtü tarzı da çevirebilirdik fakat biraz daha fiyakalı olsun diye böyle söylenmesi normal görülmüş olabilir :) 

Bundan 13.7 milyar yıl öncesinde bilim insanları evrenin big bang adı verilen bir patlama ile oluştuğunu düşünüyorlar yaklaşık 100 bin yıl sonra da 4000 derece sıcaklığında helyum ve hidrojen bulutları evrene yayılmaya başladı. İlk başlarda sadece bu elementleri görüyoruz arkadaşlar.

         Güneşimiz de büyük oranda Hidrojen ve Helyumdan oluşmaktadır.

Evrenimiz 1 veya 2 milyar yıl yaşındayken galaksiler oluşmaya başladı ki içinde bulunduğumuz Samanyolu (Milky way) galaksisi ortalama 11 milyar yaşındadır. 4.7 milyar yıl önce Güneş adlı yıldızımız ve onun çekim etkisiyle de şu an bildiğimiz 8 gezegen ve cüce gezegenler meydana geldi. 

 Güneş sistemimiz 

Güneş sistemimizdeki gezegenlerimizin isimleri sırasıyla; Merkür, Venüs, Dünya, Mars, Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün'dür.

Bu gezegenlerin hepsini birer başlık halinde ele alacağız ve uydularını da detaylıca gözden geçireceğiz. Keyifli okumalar.

Sanat: Claude Monet

Claude Monet 14 kasım 1940'ta doğan Fransız empresyonist ressam. Öncelikle empresyonizmi anlatalım isterseniz. Empresyonizm kelimesinin Türkçe karşılığı olarak İzlenimcilik kelimesini söyleyebiliriz bunun için Claude Monet'nin Gün doğumu adlı tablosu ilk örnek olarak kabul edilir.

 Bu tabloya ilk gördüğümde ciddi anlamda aşık olmuştum, buyrunuz

Sanatçının gözünden nasıl görünüyorsa size de öyle aktarılır ve böylece onun gözünden bakmış havası yaratır, o dönemin sinemasına baktığımız zaman da aynı sanat tarzını  görebiliriz. Jean Renoir ve Marcel Carne gibi sinemacılar bunun tipik örneğidir.

Ben daha çok Monet biyografisi yazmak yerine resimlerini göstermeyi uygun görüyorum ki devam edelim

Nilüferler adlı yapıtında Monet'nin evinin arka bahçesinde akan dere görülmektedir, empresyonist resimin tipik örneğidir ki Monet bu akımın en büyük ressamlarından biridir.

Beach at Pourville (1882)

Tarih, Astronomi , Her yönüyle sanat ve Kişisel devinimler adlı seriler

Arkadaşlar bundan böyle eski tarz başlık aç yaz mantığı değil, teker teker bölümlere ayırarak kendi okuduklarımı, dinlediklerimi, hissettiklerimi size aktarmaya çalışacağım. Uzun bir aradan sonra geri döndüm ve hızlı bir biçimde paylaşımlara aralıksız devam edeceğim. Bunun için bol bol okumak gerekiyor ve yakında paylaşımlar sırasıyla gelecek.